Sosyal ilişkilerde çatışmalara neden olan, bazı kişilik özelliklerimiz vardır.Bunlar içinde kuşkuculuk önemli bir yer tutar.

Kuşkucu kişiler, oldukça hassas,alıngan,kırılgan yapıdadırlar.Çevresine karşı hep mesafelidir,tehlikede olma kaygısı taşıdığından sözleri dikkatle takip eder.Böyle

bir amaç taşımasa da kendine yönelik saygısızlık,küçümseme,dalga geçme,göz korkutma ,aşağılama gibi anlamlar çıkarır.Aksine ifadelere inanmaz.Aşırı etkilendiğinden ,affedemez,kincidir.Düşmanca duygularını yıllarca içinde taşıyabilir.Anlatacaklarının bir süre sonra aleyhine kullanılacağını düşündüğünden

kendini başkalarına açamaz.. Yakınlarının bağlılıklarını,sadakatini,güvenirliklerini sürekli test etmeye çalışır.Tüm bu olumsuz çabalar bireyi o kadar yorar ki, enerjisi düşük,mutsuz,asık suratlı,gergin ve öfkeli bir tutum takınır.Bu görünüşü çevresinin uzaklaşmasına neden olacağından, kendini gerçekleştiren kehanet gibi

varsayımlarının ispatlandığını düşünür.Çevresinden dışlanmış, anlaşılamamış ,bir kurban olduğu zihinsel karışıklığıyla kalitesiz bir yaşam sürdürür.

Elbette genetik ve çevresel etkilenmelerle herkeste bazı uyumsal olmayan özellikler olabilir. Kimse mükemmel değildir.İlişkilerde çatışma yaşamamak için bu sorun yaratabilecek yönlerimizi iyi tanımak ve yönetebilmek çok önemlidir.Haklı olduğumuzu ispat etmeye çok enerji harcarken,etrafımızdakileri haksız yere kırıp incittiğimizin farkında olmayabiliriz.Onun için profesyonel desteklerin en önemli amacı kişiye kendini tanımasında yardımcı olmaktır..