- selenuneer
- 29 Kas 2024
- 1 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 31 May
İnsanoğlu, çocukluktan itibaren yaşlılık süreci içine girinceye kadar çeşitli
yaşam döngülerinden geçer.Bunlar herkesin yaşadığı normal süreçlerdir.
Örseleyici olaylara bağlı olarak kişinin kendini beklenmeyen yeni bir yaşam içinde bulduğu yaşantılar(Ebeveyn kaybı, savaş,doğal felaketler, kazalar,göçler ) bu yazımızın konusu değildir.
Yazımızda normal yaşam evrelerinde hissedilen heyecan,gerginlik,endişe karışımı
duygulardan bahsedeceğim.
Yaşam döngülerinden örnekler:okula başlama,okul bitirme,okul değiştirme,
ebeveynlerden ayrılma,başka kente taşınma,ülke değiştirme, evlenme, çocuk sahibi olma,askere gitme, işe başlama, iş değiştirmeden bahsedilebilir.. Kişi bu yeni duruma uyumunu tamamlayıncaya kadar bir süre sıkıntı verici hisler yaşayabilir. Duyguların yoğunluğunu bireyin kişilik yapısı, gerginliğe dayanma gücü ve çevresel faktörlerin etkisi belirler. Zamanla uyum sağlanır ve gerginlik duygularının yerini huzur,rahatlık, sükunet alır.Ancak şahısta çeşitli nedenlerle rahatsız edici hisler devam ediyor ve
yaşam kalitesini bozuyorsa ,profesyonel yardım alması gerekebilir.
Yaşlılıkta rastlanan döngülere de kısaca değinelim.Çocukların büyüyüp evden
ayrılmasıyla evin boşalmasından dolayı oluşan hüzün ve boşluk duygusu (boş yuva) çözülemezse depresyon tablosuna dönebilir. İleri yaşlarda görülen diğer bir tablo eşlerden birinin kaybıyla diğerinde oluşan yalnız ve desteksiz kalma duygusudur. Kişide fiziksel rahatsızlık varsa, sosyal destek yetersizse yalnızlık hissi çok daha güçlü yaşanır.Yaşlanmanın diğer bir döngüsü de emekliliktir.Emekli olanlar, aktif bir yaşantıdan çıktıktan sonra kendine güven sorunu yaşayabilir ve bir işe yaramama, değer görmeme,bir köşeye atılma gibi depresyon tetikleyicisi olumsuz düşünceler geliştirebilirler. Çoğunlukla da sağlıklı bir yaşlılık süreci sürdürebilmeleri için profesyonel destek gerekir.
Mga Komento